Kirlenmek Güzeldir!

Kirlenmek Güzeldir!

Başlığı okuduğunuzda birçoğunuzun aklına gelen Omomatik reklamı öyle değil mi? Çamurun içinde yuvarlanan, yaş pastayı üzerine bulayan, yerlerde sürünerek oyun oynayan çocuklar canlanıyor zihninizde. Oysaki bu başlıkla belirtmek istediğim şey hata yapmadan ya da denemeden öğrenemeyiz olacak…

Yakın zamanda tanık olduğum ve içimden gülsem mi ağlasam mı diye geçirerek kararsız kaldığım bir olayı anlatmak istiyorum.

Bir alışveriş merkezinde gezinirken bir çocukla karşılaştım. Dört yaşlarında bir kız çocuğu. Kıvırcık saçları ve kocaman gözleri vardı. Tesadüf bu ki birlikte aynı mağazaya girdik. Çocuk oradan oraya koşturuyor anne ise peşinde; koşma düşeceksin, hayır elleme pis, elimi tut, dokunma gibi yönergelerle çocuğa bağırıyordu. Dikkatimi çekti bir süre izledim aileyi. Anne beğendiği bir tişörtü eline alıp bakıyor çocukta annesinin yaptığını yapıyor. Fakat anne hemen; ‘Hayır elleme pis! ’ diye çocuğun elinden çekiyor tişörtü. Ben tabi içimden; ‘madem pis sen neden elliyorsun diyorum?’ Neyse ilerliyorlar çocuk cansız mankene elliyor, algılamaya çalışıyor acaba hareket edecek mi diye anne yine hijyenli karşılıklar veriyor çocuğa; ‘ Ne dedim sana! Elleme diyorum pis’ !!! Anne bir şeyler alıp kasaya gidiyor cüzdanını açtığı sırada bozuk para düşüyor yere çocukta alıp anneye uzatıyor ama annenin çocuğun elinden parayı bir alışı var görmeliydiniz, sanki çocuk elinde zehirli yılan tutuyor. ’ Kızım elleme diyorum sana!!! ’ Ben tabi içimden yine aynı şeyi geçiriyorum ve benimle birlikte kasiyerde aynı fikirde olmalı çünkü göz göze geliyoruz. Çocuk artık dayanamıyor ağzından kocaman bir ‘oooff’ çıkıyor. Mağazadan çıkıyoruz. —Evet bende onlarla çıkıyorum, çok merak ettim. Ayrıca kadına bir şeyler söylemem lazım yani anlamayacak belki ama yine de söylemeliyim. Ajanlık yapıyorum. Onlar nereye ben oraya peşlerinde takipteyim.— Bir süre mağazaları gezdikten sonra tuvalete giriyoruz. Anne çocuğa sakın bir yere ayrılma diye tembihleyip tuvalete giriyor. Çocuk kapının önünde bekliyor bir süre sonra yorulmuş olacak ki biranda yere oturuyor. Eyvah!!! Ne yaptın sen? Tişörte elledin diye sana bağıran annen tuvalette yere oturmana nasıl tepki verir hiç düşündün mü? diye içimden geçirirken aniden kapı açılıyor ve bir yaygara kopuyor anneden. Çocuğu iki eliyle yakalayıp öyle bir kaldırıyor ki yerden çocuk bile anlamıyor saniyeler içinde nasıl ayağa kalktığını. Eee sonrası felaket tabi; çocuğu sarsmalar, bağırmalar, azarlamalar, tam bir şey diyecek sus konuşma deyip sözünü bölmeler ohooo daha neler var neler… Tabi ben dayanamıyorum bir hışımla dönüyorum anneye o kadar takip etmişim dimi ne için yani?

Hanımefendi neden bu kadar bağırıyorsunuz? Ne kadar korktu görmediniz mi? Ayrıca ne olacak altı üstü yere oturdu. Hem zaten merak etmeyin siz o meşhur 3 saniye kuralını çok iyi uyguladığınız için mikroplar bulaşacak vakit bulamadılar. Bırakın kirlensin ne olacak yıkarsınız geçer.

—Benim derdim kıyafet değil! Hasta olacak!

Neden hasta olsun? Hem ne demişler vücudumuzun mikroplara da ihtiyacı var öyle değil mi?

—Size ne? Siz karışmayın hasta olunca ben uğraşıyorum siz değil! , dedi kadın ve çocuğu alıp çıkarken hırsımı alamadığım için arkasından gidip;

—Doğru söylüyorsunuz hanımefendi çocuk sizin çocuğunuz yalnız hiç olmazsa iki saattir sürdürdüğünüz eyleminiz de tutarlı olun!

— Ne diyorsunuz Allah aşkına!

– Ellerinizi yıkamayı unuttunuz!

Ohhh rahatladım ama çocuk aklımda kaldı. Bana bir bakışı vardı ‘ Abla ne olur kurtar beni bu temizlik hastasının elinden’ der gibi. Maalesef bir şey yapamadım.

Çocuklar doğruyu nasıl öğrenir?

Az önce ki örneği olumluya çevirelim hadi. Ben yine takipteyim – bu yazıda başkarakter benim çünkü!- Çocuk mağazada koşturuyor anne arkasından ‘Dikkatli ol’ diyor sadece. Çocuk tişörte dokunuyor anne kaygılı ama bunu ona hissettirmemek için gülümsüyor ‘Beğendin mi? Hadi gel başka bir şeyler daha bakalım’ diyerek nazikçe elinden alıyor. Para düşüyor yere anne teşekkür edip çocuktan geri alıyor parayı. Ve meşhur tuvalet vakasında çocuk oturuyor yere anne ‘ Çok mu yoruldun? Hadi kalk bakalım. Yere oturmamalısın, insanlar ayakkabıları ile basıyorlar ve ayakkabılarımızın altında bir sürü mikrop var. Gel ellerimizi birlikte yıkayalım’…diyor ve o sırada ’ We Are The Champions’ şarkısı çalıyor herkes anneyi alkışlıyor tüm Avm el ele ağlıyoooor…!

Neden olmasın? :)

Şimdi şu örnekleri biraz açalım ne dersiniz?

1.Örnek: Anne çocuğa koşma, elleme, dokunma, demek yerine dikkatli ol dedi. Yani aslında çocuğa güveni öğretti. Sürekli onu uyarıp kaygılandırmak yerine seni düşünüyorum ve seni koruyabilirim mesajı verdi. Çocuk annesinin onu düşündüğünü ve onun için önemli olduğunu öğrendi.

2.Örnek: Anne tişörte ellediği için çocuğa kızmak yerine nazikçe elinden alıp ona birlikte seçim yapmayı teklif etti. Yani aslında çocuğa önemli olduğu mesajını verdi. Seçimlerinin önemli olduğunu ve ona değer verdiğini hissettirdi. Aynı zamanda birlikte bir iş yapmayı teklif ederek onu teşvik etti. Çocuk ise annesinin seçimlerine ortak olabileceğini ve ona yardım edebilmenin güzel bir görev olduğunu öğrendi.

3.Örnek: Anne parayı alırken çocuğa kızmak yerine teşekkür etti. Yani ona takdir edilmenin güzel hazzını öğretti. Çocuk güzel şeyler yaptığında annesinin onu gördüğünü ve kendisinin de bu davranışlar karşısında teşekkür etmesi gerektiğini, yani nezaketi öğrendi.

4. Örnek: Anne yere oturan çocuğuna bağırmak yerine onu nazikçe yerinden kaldırdı ve ona yere oturmanın ne gibi sakıncaları olacağını anlattı. Yani hatalarının kızılacak şeyler olmadığını öğretti. Çocuk yere oturmanın neden yanlış olduğunu annesi ile kurduğu güzel iletişimle öğrendi.

Birkaç küçük dokunuşla ne kadar da değişti her şey… Çocuklarımızla kurduğumuz iletişimde hangi yönü tercih ediyoruz? Olumlu mu? Olumsuz mu? Anne baba olarak bir model olduğumuzu unutmamalıyız. Çocuklar gördüklerini yapar, duyduklarını söylerler. Bizler olumlu ve doğru iletişimle yaklaşırsak çocuklarımızda bize benzer. Hataları deneyimleyerek, yaşayarak öğrenirler. Yapmamız gereken sadece onlara bu yolda yardımcı olan, tercih yapmasını sağlayan ve doğru yola ilerlemelerinde renkli birer basamak olan ebeveynler olabilmek. İnanın zor değil. Madem bir fidanı büyütüp şekillendiriyoruz; yalnızca bir ağaç yerine neden bir şaheser yaratmayalım ki? Bırakın kirlensinler. Çünkü bazen kirlenmekte güzeldir.

Bu arada merak ediyorsanız eğer; anne ellerini yıkamadı!!!

BURCU MUTLU

Kurslarımız
  • EYLÜLFSM Bulvarı Cadde 224 B Blok Kat:6 Daire:12 Nilüfer/BURSAKontenjanlarımız sınırlıdır!
  • Kurs Başlangıç Tarihi: EYLÜL 2022
    (4-5-6 Yaş Grupları)
    (7-8-9 Yaş Grupları)
    (10,11,12,13,14,15,16 Yaş Grupları)FSM - Nilüfer/BURSAKontenjanlarımız sınırlıdır!
  • Kurs Başlangıç Tarihi: EYLÜL 2022FSM- Nilüfer/BURSAKontenjanlarımız sınırlıdır!
  • Kurs Başlangıç Tarihi: EYLÜL 2022FSM - Nilüfer/BURSAKontenjanlarımız sınırlıdır!
  • Kurs Başlangıç Tarihi: EYLÜL 2022FSM - Nilüfer/BURSAKontenjanlarımız sınırlıdır!
  • Kurs Başlangıç Tarihi: EYLÜL 2022FSM - Nilüfer/BURSAKontenjanlarımız sınırlıdır!
  • Eylül 2022-1Katılımcı Sayısı Yapılacak Eğitime Göre Farklılık Gösterebilir.
  • Eylül 2022FSM Bulvarı Cadde 224 B Blok Kat:6 Daire:12 Nilüfer/BURSAKontenjan eğitimin yapılacağı yere göre değişiklik gösterir.
  • Kurs Başlangıç Tarihi: EYLÜL 2022FSM - Nilüfer/BURSAKontenjanlarımız sınırlıdır!
Banner
  • referans
  • referans
  • referans
  • referans
  • referans
  • referans
  • referans
  • referans
  • referans
  • referans
  • referans
  • referans